Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Korumacı duvarların yükseldiği çağda Türkiye için yerli kuantum bilgisayarı hayati önem taşıyor

ComPro Grup Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahman Keklik, “Kendi kuantum bilgisayarımızı yapamazsak en büyük tehdit ve tehlike önümüzde demektir. Çünkü kuantum teknolojilerinde teknoloji duvarları oluşuyor.” dedi.

ComPro Grup Yönetim Kurulu

ADANA (AA) – Anadolu Ajansının (AA) global iletişim ortağı olduğu TEKNOFEST Adana, T3 Vakfı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının ana yürütücülüğünde, kamu kuruluşları, teknoloji devleri, üniversiteler ve medya kuruluşlarının da aralarında olduğu 128 kurumun katılımıyla Adana Havalimanı’nda gerçekleştiriliyor.

Etkinlik kapsamında AA muhabirlerinin sorularını yanıtlayan Keklik, kuantum bilgisayar konusunun çok yeni bir konu olduğunu kaydederek, ilk defa TEKNOFEST’te Türkiye’de gündeme gelen bir konu olduğunu söyledi.

Kuantum bilgisayarların ilk duyurusunun 2016’da yapıldığını ancak tam istenen anlamda ticari faaliyet için daha erken olduğunu aktaran Keklik buna rağmen söz konusu teknolojinin dünyada başını alıp gittiğini dile getirdi.

Keklik, “Bütün dünya ülkeleri, bütün şirketler inanılmaz yatırımlar yapıyor. Biz de bunun farkına vararak 2020’den beri yatırımlarımızı yapıp, 2023’te de bağımsız bir şirket olan Q&CO’yu kurarak sadece kuantum teknolojileri alanında uzmanlaşmış bir şirket olarak hayata geçirdik. Kuantum bilgisayar nedir? Aslında klasik bilgisayarlarla karşılaştırarak bir sonuca varmak çok zor. Çünkü klasik bilgisayarlar atomun üstündeki kuralları yani sıfır veya birin olduğu durumu tartışıyor. Yani ikili sistemle her şey kodlanmış vaziyette ama atomun altına indiğimizde iş başkalaşıyor.” diye konuştu.

“Yıkıcı bir çağa giriyoruz”

ComPro Grup Yönetim Kurulu Başkanı Keklik, süper pozisyon dedikleri pozisyonun sıfır ve birin ve aradaki bütün olasılıkları birlikte hesap ettiğini belirterek, kuantum fiziği diye tabir ettikleri kısmın, oradaki maddenin ilginç davranışından hareketle yola çıktığını anlattı.

Keklik, şunları söyledi:

“İlginç davranışı şu demek, kuantumda her şey belirsizdir, olasılıksaldır. Kontrollü serbestlik vardır ve kaostur. Şimdi bu verilerle ortaya çıkmış bir algoritma ve ortaya çıkmış bir bilgisayar yapısı bambaşka bir şey. Onun için biz klasik bilgisayarlardaki yapıdan çok farklı, onların aslında birbirlerine rekabet edeceği alanlar olarak diye de düşünmemek lazım. Klasik bilgisayarların çalışacağı alanlar yine devam edecek ama klasik bilgisayarların hiçbir şekilde yapamadığı veyahut çözüm üretemeyeceği alanlarda kuantum bilgisayarlar devreye giriyor.”

Kuantum bilgisayarların devreye girmesini örneklendiren Keklik, bir ilacın simülasyonunda aylar yılları alan işlerin artık saniyeler dakikalar mertebesine inebildiğini vurguladı.

Keklik, şu anda 2048 bitlik RSA şifrelemelerinin mevcut bilgisayarlarla kırılmasının mümkün olmadığını kaydederek, şöyle devam etti:

“Ama ben 4100 kübitlik bir kuantum bilgisayarla 6 saniyede kırılması imkansız olan şifreleri kırabilir durumdayım. Dolayısıyla şöyle bir şey düşünmemiz lazım, yıkıcı bir çağa giriyoruz. Aslında insanoğlunun bugüne kadarki yaşadığı en büyük devrime giriyoruz. Şimdi bu pek anlaşılmıyor olabilir, bu her şeyimizi etkileyecek. Bu yapay zekadaki gelişmeleri de etkileyecek. Bu teknolojik gelişmeleri de etkileyecek. Bu maddenin dönüşümü hareketindeki varlığındaki veyahut işleyişindeki değişimi de farklı bir şekilde önümüze koyacak. Bu anlamda önemli bir çağın eşiğinde, biz de burada Türkiye’deki bu farkındalığı ortaya koymak için elimizden gelen bütün gayreti ortaya koyuyoruz.”

“Amacımız Türkiye’nin kendi kuantum bilgisayarını yapmasını sağlamak”

Keklik, kuantum bilgisayarın Türkiye’deki kullanımına değinerek, stantlarında bulunan hologramlı bilgisayarın, dünyanın en son sistem bilgisayarı IBM Heron 12 bilgisayarı olduğu bilgisini paylaştı.

Amaçlarının Türkiye’nin kendi kuantum bilgisayarını yapmasını sağlamak olduğunun altını çizen Keklik, şunları kaydetti:

“Eğer biz kendi kuantum bilgisayarımızı ülke olarak yapamazsak en büyük tehdit ve en büyük tehlike önümüzde demektir. Çünkü kuantum teknolojilerinde teknoloji duvarları oluşuyor. Artık eskisi gibi globalleşen bir dünya, bütün veriler her yerde, herkes her türlü katkıyı sağlıyor devri kapandı. Gittikçe daha lokalizeleşiyor. Herkes kendi teknolojisini kendi üretip kısıtlamalar ortaya koyuyor. Bunun çok açık örnekleri var.

Avrupa Birliği kuantum teknolojileriyle ilgili birlik dışına izinsiz teknoloji çıkışına yasak koydu. Çin, tamamıyla kapalı devre yürütüyor bütün çalışmalarını. Dünyadaki diğer bütün ülkelerin, çabaları ve gayretleri en üst seviyede devam ediyor. Türkiye’de de bu farkındalığı oluşturmak için iki seneden beri biz yoğun bir faaliyet içindeyiz. TEKNOFEST’te T3’ün de çabalarıyla bunu ilk defa Türkiye’nin bütün sat-ı mahaline yaymış bulunuyoruz.”

Keklik, TEKNOFEST’te bazı sonuçlar beklediklerini ifade ederek, bir dahaki sene TEKNOFEST’e geldiklerinde Türkiye’nin ilk kuantum bilgisayarının prototipini koymanın temel hedeflerini olduğunu söyledi.

Kuantum bilgisayarların her endüstride karşılığı olduğunu aktaran Keklik, şöyle konuştu:

“Örnek veriyorum, diyelim ki sizin bir optimizasyon işiniz var. Yani sizin büyük bir lojistik işiniz var veyahut uçuş işiniz var. Sizin bunları planlamanız bugünkü teknolojilerle günleri alıyor. İşlerinizi aksatıyor ve siz bunlara çok büyük maddi karşılıklar ayırmak zorundasınız. Aslında burada bunları dakikalar mertebesine indirip çok büyük gelir kayıplarını önlemiş oluyorsunuz. Yine finans sektöründe, birçok şeyi önceden simule ederek, milisaniyeler mertebesinde öncü kararlar alarak siz rakiplerinizin çok çok önüne geçebiliyorsunuz. Artık çok küçük bazlı hareketlerle ön alma durumu söz konusu. Burada bunların hepsini sağlayabilir durumdayız.”

    Muhabir: Emirhan Yılmaz,Mehmet Selçuk Güçlü