Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Bakan Kurum: İzmir Körfezi’nde büyük bir çevre felaketi yaşanıyor

Bakan Murat Kurum, İzmir Körfezi’nde büyük bir çevre felaketi yaşandığını belirterek, “Denizin bu hale gelmesinin sorumluları seçim meydanlarında ‘körfezi temizleyip burada yüzeceğiz’ diyen ama görevdeyken tek bir adım atmayanlardır.” dedi.

Bakan Murat Kurum, İzmir

İZMIR (AA) – Bakan Kurum: İzmir Körfezi’nde büyük bir çevre felaketi yaşanıyor.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat
Kurum, İzmir Körfezi’nde yaşanan toplu balık ölümleri, kötü koku ve
kirliliğin sebeplerinin araştırılması ve önlenmesi amacıyla oluşturulan
“İzmir Körfezi Bilim Kurulu Heyeti” üyeleriyle körfezde yapılan
incelemeye katıldı.

Bilim insanlarıyla TÜBİTAK
Marmara Araştırma Gemisi’ne binerek denize açılan Kurum, yaptığı
konuşmada dünyanın göz bebeği, tabiat harikası İzmir Körfezi’nin aynı
zamanda Kurtuluş Savaşı’nda düşmanın denize döküldüğü Mavi Vatan’ın en
anlamlı noktası olduğuna işaret etti.

Körfezin
güzel adaları, tuzlaları, dalyanlarıyla, kuş cenneti ve lagünleriyle tam
bir cennet parçası olduğunu dile getiren Kurum, “Maalesef bugün,
sıraladığım tüm bu güzellikler tehlike altındadır, İzmir Körfezi adeta
can çekişmektedir. İzmir Körfezi’miz, karadan gelen kirlilik nedeniyle
artık nefes alamamaktadır. Balıklarımız toplu ölümler yaşamaktadır.”
diye konuştu.

Bakanlık olarak kirliliğin
sebeplerini incelemek için harekete geçtiklerini ve körfezin farklı
noktalarından deniz suyu numuneleri aldıklarını belirten Kurum, şunları
kaydetti:

“Üzülerek söylüyorum; denizdeki atık su
kaynaklı amonyak miktarı, olması gerekenden tam 50 kat daha fazladır.
Yani bu ne demek? Evsel ve endüstriyel atıklar suya arıtılmadan
karıştırılıyor demek. Bu da beraberinde koku problemini getirmekte hem
denizdeki canlıları hem de insan sağlığını tehdit etmektedir. Denizdeki
oksijene baktığımızda da benzer bir manzarayla karşılaşıyoruz. İzmir
Körfezi’ndeki oksijen seviyesi 6 miligram/litre olması gerekirken
balıklar, canlılar için olması gereken alt sınır 4-4,5 miligram/litre
iken ölçtüğümüz oksijen seviyesi 1,8’e, yer yer sıfıra kadar düşmüştür.
Yani denizde oksijen kalmamıştır.”

“Körfezimizin bazı bölgelerinde yaşam kalmamıştır”

Kurum,
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan inceleme sonuçlarında da
kirlilik parametrelerinin özellikle 2020 yılından sonra ciddi miktarda
arttığının görüldüğünü söyledi.

Bakan Kurum,
körfezdeki su hareketliliği ve sirkülasyonun artık durma noktasına
geldiğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“İç
körfezde toplam fosfor, klorofil-a ve amonyum azot gibi zararlı
maddeler, sınır değerlerinden tam 2 kat daha fazladır. Maalesef iç
körfezimizde denizdeki su hareketliliği ve sirkülasyonu artık durma
noktasına gelmiştir. Altını çizerek ifade etmek gerekirse şu anda
körfezimizin bazı bölgelerinde yaşam kalmamıştır. Balıklarımız,
oksijensiz kaldıkları için ölmüştür. Körfezimize dökülen 7’si aktif 25
derenin durumuna baktığımızda da sonucun içler acısı olduğunu görüyoruz.
Bugün derelerdeki su, organik kirlilik açısından tarihin en kötü
durumundadır.”

Kurum, geçmiş yıllarda İzmir
Körfezi’ni temizlemek için Büyük Kanal Projesi yapıldığını hatırlatarak
“Bu projenin yağmur suyu ve kanalizasyon şebekesinin birleştirilmiş
olması nedeniyle tam 5,5 kat daha fazla kirli ve katı madde denize
akmaktadır. Bu denizimiz için hakikaten hayati bir sorundur.” dedi.

“Katı atık, orta körfeze arıtılmadan dökülüyor”

Kurum, İzmir Körfezi’ndeki kirliliğin bir nedeninin de Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi’nin verimli işletilememesi olduğunu söyledi.

Çevre,
Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının, İzmir Büyükşehir
Belediyesini bu konuda defalarca uyardığını dile getiren Kurum, son 5
yılda belediyeye 6 milyon liradan fazla, 13 ayrı ceza uygulandığını,
cezaların sebebinin tesisin düzgün çalıştırılmaması olduğunu bildirdi.

Kurum,
23 Ağustos’ta Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi’nden numune alındığını,
yapılan analiz sonucu tesisteki katı madde değerinin olması gereken
limitin 4 kat üzerinde çıktığını aktardı.

Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi’nin günlük su arıtma kapasitesinin 605 bin metreküp olduğunu bildiren Kurum, şunları kaydetti:

“Ancak
tesise gelen atık su miktarı günlük 700 bin metreküpü aşmaktadır.
Tesise gelen fazla atık su tesiste arıtılmıyor, çok yüksek miktarda katı
atık, orta körfeze arıtılmadan doğrudan dökülüyor. İzmir Körfezi’nin
dibine birikiyor, dip çamurunu arttırıyor, canlı yaşamını derinden
etkiliyor.

İzmir Körfez’inde yaşanan, tam
anlamıyla büyük bir çevre felaketidir. İzmir Körfezi’nin ekosistemi
artık durma noktasına gelmiştir, körfezimiz ölmektedir. Denizin bu hale
gelmesinin sorumluları seçim meydanlarında ‘körfezi temizleyip burada
yüzeceğiz’ diyen ama görevdeyken tek bir adım atmayanlardır. Sorumlular
şimdi suçlarını gizlemek için ‘bu balıklar bize ait değil, bunlar
gemilerle getirildi’ diyen ve kendilerini gülünç duruma düşürenlerdir.
Bu kirliliğin sorumlusu, yağmur suyu ve kanalizasyon kanallarını bile
birbirinden ayıramayan, kurulu atık su tesislerini bile çalıştıramayan,
derelerini dahi ıslah etmekten aciz olan yerel yönetimlerdir,
belediyelerdir.”

Yol haritası hazırlanacak

Bakan
Kurum, sorumluları izleme ve denetim görevine kararlılıkla devam
edeceklerini, bilim kurulunu oluşturduklarını, koordinasyon
toplantısında da bilim insanlarıyla, STK temsilcileriyle ve kamu
kurumlarıyla neler yapılacağını konuşacaklarını, kurulun bundan böyle
yerel yönetimlere yol göstereceğini aktardı.

Bilim
insanlarının İzmir’deki yerel yöneticiler için kirlilikle mücadeleye
dair yol haritaları çıkaracağını, ev ödevleri vereceğini dile getiren
Kurum, “Biz de bakanlık olarak belediyeler ev ödevlerini yapıyor mu
yapmıyor mu, anlık olarak takip edeceğiz. Eksiklikleri varsa
söyleyeceğiz. Yönetim zafiyeti söz konusuysa uyaracağız. Atılması
gereken adımlar atılmıyorsa harekete geçmeleri için zorlayacağız.” diye
konuştu.

Bakan Kurum, bir gazetecinin sorusu
üzerine İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın da toplantıya
davet edildiğini belirterek, “Ama maalesef yurt dışında olmayı tercih
etmiş. Anlaşılan o ki İzmir’den daha önemli meseleleri var.” ifadelerini
kullandı.

Konuşmanın ardından Kurum ve beraberindekiler kirliliğin yoğunlaştığı Bayraklı açıklarında inceleme yaptı.

İncelemeye
İzmir Valisi Süleyman Elban, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza
Dağ, AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı ve İzmir Milletvekili Eyüp
Kadir İnan, AK Parti İzmir milletvekilleri Ceyda Bölünmez Çankırı, Yaşar
Kırkpınar, Mahmut Atilla Kaya, Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan,
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Halit Ergin, AK Parti
İl Başkanı Bilal Saygılı ve MHP İl Başkanı Veysel Şahin de katıldı.

Muhabir: Hüseyin Bağış