İSTANBUL (AA) – Şarkılarını gitarı eşliğinde Ukraynaca, İngilizce ve Türkçe seslendiren genç müzisyen, İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı Kültür Daire Başkanlığının geliştirdiği “Sanat Sokağa Taşacak” projesi kapsamında hem kentin estetiğine iz bırakıyor hem de aile ekonomisine katkıda bulunuyor.
Kentin Anadolu Yakası’nda yaşayanların “Avrupalı Güzel Sokak Sanatçısı” olarak tanımladığı Demi, kendi kelimeleriyle ifade ettiği duygularını da gitarı ile seslendiriyor.
Yaşam hikayesini AA muhabirine anlatan Sofie Demi, İstanbul’a aşık olduğunu belirterek, sanat ve eğitim hayatını birlikte burada sürdürdüğünü söyledi.
Demi, küçük yaşlarda sokakta şarkı söylemenin özgüvenine olumlu etki sağladığına işaret ederek, “Babam ve annem Ukraynalı. İstanbul’da sokak müzisyeniyim. İstanbul sokaklarında insanlar için şarkı söylüyorum. Ben şarkı söylerken bazen küçük çocuklar dans ediyor ve bunu çok seviyorum, beni mutlu ediyor.” dedi.
Megakentin sokaklarında müzik yaptığı zamanlarda kendisini bir konser sahnesinde hissettiğini ifade eden Demi, “Ben sokakta şarkı söylerken ilk başlarda çok heyecanlı oluyorum ve çok korkuyorum. Sokakta çok defa şarkı söyledim ama her zaman ilk parçamı söylerken korkuyorum. İnsanlar alkışlayınca heyecanım gidiyor ve kendimi normal hissediyorum, mutlu oluyorum. Sonra her şey iyi gidiyor.” değerlendirmesinde bulundu.
“Türkiye’de kendimi güvende hissediyorum”
Demi, akşam saatlerinde işten evine dönen insanların kısa süreli de olsa duraksayarak kendisini dinlediğini, müziğine alkış, dans ve şarkı sözleriyle eşlik ettiğini anlattı.
Yaşamı boyunca müzikten ayrılmak istemediğini vurgulayan Demi, “Ben fizik bilimi üzerine çalışmak istiyorum, müzik de yapmak istiyorum. Şarkı söylemeyi çok seviyorum. Her yıl 10-15 tane şarkı yazıyorum, ileride müzik üzerine çalışma yapmak istiyorum. Türk sanatçılardan Athena’nın ‘Senden, Benden, Bizden’ şarkısını, enerji dolu hareketli şarkıları, Barış Akarsu’nun parçalarını seviyorum. Tarkan’ın ‘Dudu’ parçasını da çok seviyorum.” diye konuştu.
Genç müzisyen, İstanbul sokaklarının kendisine ilham verdiğini de kaydederek, sözlerini şöyle tamamladı:
“İstiklal Caddesi’ni çok seviyorum. Çok kafe ve çok insan var, biraz kalabalık ama bana iyi geliyor. İstanbul’u çok seviyorum, burada ailemle yaşıyorum ve burada yaşamayı seviyorum. Ailem de burada çalışıyor. Benim ülkemde savaş var ama ben Türkiye’de kendimi güvende hissediyorum. Türkiye bir cennet, ben böyle hissediyorum.”
Muhabir: Tayyib Hoşbaş